Roma Fiumicino havaalanına inince tourist information alanından Roma Pass kartlarımızı alarak Termini'ye giden otobüslere bindik.
Termini-Havaalanı otobüs bileti 5 euro tutuyor. Termini'de inip metroya binerek Vatikan'a geçtik.
Otele ulaşmak çok kolay oldu, ben hep booking kullaniyorum ama artık Türkiye'deki otellere ulaşım kapanmış. Yalnızca yurtdışındaki otellere rezervasyon yapılabiliyormuş.
Ben B&B San Pietro's Home'u ayarladım ve genel olarak memnun kaldım. Kahvaltı olarak çok zengin seçenekler yok ama güzel kahve ve atıştırmalık bir şeyler hep vardı. Ben zaten farklı yerler keşfetmek istediğim için kahvaltıyı da dışarıda yapmayı tercih ediyorum.
Termini istasyonunda yiyecek açısından bir çok seçenek vardı, ben bir dilim pizza aldım ve otelde ikram edilen köpüklü şarap eşliğinde pizzamı yiyerek Roma'yı hissetmeye ilk adımı atmış bulundum :)
Bu tür avluları hep çok sevmişimdir, bir anı fotoğrafı çekmeden geçemedim.
Fazla vakit kaybetmeden eşyaları bırakıp kendimizi dışarı attık. İlk adres İspanyol Merdivenleri (Spanish Steps) ve Aşk Çeşmesi (Trevi Fountain).
Piazza del Popolo meydanından yürüyerek geçtik.
Gördüğüm binalar o kadar güzeldi ki sık sık kendimi tarihi bir aşk filminin içerisinde gibi hissettim.
Tüm binaları çekemesem de dayanamayıp çektiklerimin bazılarını paylaşıyorum.
Sanat sokakta;
Roma'nın en hareketli yerlerinden biri olan meşhur İspanyol Merdivenleri'ne ilk kez 2007'de annemle gitmiştim. Aklımda nasıl olduysa çok daha büyük ve geniş gibi kalmış, bu seferki gidişimde acaba burası mıydı diye bir anlık düşündüm.
Free Walking Tour ile ücretsiz (sadece bahşiş vererek) İspanyol merdivenlerinde buluşup sokakları rehber eşliğinde dolaşabiliyorsunuz. Bunun için yapmanız gereken tek şey internetten isim soy isim, telefon, vb. basit bir form doldurup çıktısını almanız.
http://www.newromefreetour.com/
İspanyol merdivenlerinin altında kayık şeklinde olan ünlü çeşmesi yer alır. Bu çeşmeyi 1627 yılında Pietro Bernini ve oğlu Gian Lorenzo Bernini yapmış.
İspanyol merdivenlerinde yemek içmek yasak ama oturup keyfini çıkarabiliyorsunuz.
Meşhur makarnacılardan Pastificio'da 4 euro karşılığında hangi çeşit makarna yaptılarsa plastik kapta alıp yiyebiliyorsunuz.
İki çeşit makarna olduğu için ikisini de alıp denedik, uygun fiyata, al dante pişen gerçek "pasta" yemek isterseniz mutlaka uğrayın.
İçecek isterseniz aynı sokakta bulunan markette alkollü/alkolsüz içecekler mevcut.
İspanyon merdivenleriyle yan yana aynı meydanda bulunan fotoğraftaki yerlerde banklar da mevcut ama az olduğu için böyle kenara oturarak mimari bir görsel şölenle yiyip içebiliyorsunuz.
Yemek sonrası gelelim daha meşhur başka bir mekana; POMPI!
Hem Roma'da yaşayan hem de tatil için giden tüm arkadaşlarımdan ısrarla çilekli tiramisu yemem tembihlendiği için kendimi ilk günden kapısında bulduğum yer.
Şimdi ben de hem sıkı bir tatlı sever hem de bir pastacı olarak ısrarla tavsiye ediyorum :)
Diğer seçenekleri denememe rağmen beğenmedim ama kesinlikle çileklisi enfes! Bence hiç riske girmeyin ve gönül rahatlığıyla hayatınızın en iyi çilekli tiramisusunu yiyin.
Yediklerinizden sonra biraz merdiven inip çıkın, fotoğraf çekilin :)
Kısa bir yürüyüş sonrası Trevi Çeşmesi (Trevi Fountain) ve büyüsüne ulaşmak mümkün.
Para atınca dilekler gerçekleşir mi bilmiyorum ama Roma'ya gidip Trevi Çeşmesi'ne para atan kişi bir daha Roma'ya mutlaka gidiyormuş. Benim de 2. gidişim olduğuna bakarsak, gerçek olma ihtimali olabilir değil mi? :)
Klasik ve Barok tarzında yapılan bu çeşmeyi gündüz görseniz bile bir de akşamüstü uğramanızı tavsiye ediyorum, akşama doğru ışıklanıyor ve bambaşka bir hale bürünüyor.
Geceleri Trevi'ye atılan bozuk paralar bir katolik yardım kuruluşu tarafından toplanıp yardıma ihtiyacı olanlara ulaştırılıyor.
Akşam enfes bir Alfredo yemek için II Vero Alfredo'ya gitmek şart! Duvarları ünlüler ile dolu, nesilden nesile fotoğraflar ile dolu, şık, büyük bir restoranın en meşhuru Alfredo tabi ki! Büyük porsiyonlarda geliyor ve gerçekten de eşsiz. Fettucino Alfredoyu getiren garson yanınızda hazırlayıp servis ediyor. Öncesinde bresaola ve kırmızı şarap söyledik, onlardan da gayet memnun kaldım ama Fettucino Alfredo gibisi yok.
Trastevere en hareketli bölgelerden yeme içme ve gece hayatı için bir akşamınızı buraya ayırmanızı tavsiye ederim.
Yerellerin gittiği Le Mani in Pasta isimli küçücük bir girişi olan muazzam yere gitmek için vakit yaratın. Önceden muhakkak rezervasyon yaptırın. Makarna tercihinizi mutlaka truffle ile taçlandırın.
http://www.freniefrizioni.com/
Sonrasında Fireni E Frizioni'ye gidip birbirinden farklı seçeneklerdeki kokteylleri deneyin ve yanında da kokteyl alana ücretsiz olan aperatifler alarak eğlenceli müziklerin tadını çıkarın.
http://www.freniefrizioni.com/
|
||
| Bu post hakkında henüz yorum yok |
|
| Adınız Soyadınız | |
| E-Mail Adresiniz | |
KIVILCIM AKÇAY | explore, bake, eat
Yorumlar