kiwi tells
facebook twitter instagram pinterest

<< Tüm Geziler / İstanbul Kahve Festivali

Pazar günü yapması en güzel aktivitelerden biri bence. Zaten kahve içeren bir aktivitenin pazar günü ile birleşmesi nasil kötü sonuçlanabilir ki?

Hem Pazar günlerini hem de kahveyi seven biri olarak bugünü iple çekiyordum. Kahve sevmek hafif kalacak gerci; kahve çesitlerine, kokusuna, tadına, şekline bile hayranım. 

Ilk kahvemine zaman içtim hatirlamiyorum. Orta okul lise yıllarında yurtdışına çıktığım zamanlar yerel kahveciler ve Starbucks sayesinde kahveyle tanıştım ama şimdi ki gibi sade içemiyordum. Lisedeyken Starbucks Türkiye'ye de açılınca Frappuccino çılgınlığımız devam etti. Ne zaman ki diyetisyenim üzerine yağ dökülmemiş bir iskenderin küçük bir Frappuccino ile aynı kalori olduğunu söyledi, o zaman ilgimi şekersiz kahvelere doğru kaydırdım. 

Benim gibi hissettiğiniz anlar oluyor mu bilmiyorum, sevdiğim, beklediğim, istediğim bir etkinlik olduğunda ya da bir mağazaya, müzeye, çikolata fabrikasına vs girdiğim zaman nereden başlayacağımı ne yapacağımı bilemiyorum. Panik oluyorum, böyle mutluluktan zıplamak istiyorum, her şeye dokunmak, koklamak ve denemek istiyorum. Sonra derin nefes alıp sakinleşiyorum etrafıma bakmadan kendime bir sıra belirliyorum oradan başlıyorum tek tek, içime sine sine her yeri sırayla dolaşıyorum ki atladığım bir şey olmasın :) 

Neyse gelelim kahve festivline. Sabah erkenden vapura binip tam saatinde heyecanlı bir şekilde giriş yaptım, başladım kahveleri denemeye.

Festival alanına giriş yapınca sağ tarafta Coffee Sapiens süslenmiş take away bardaklarıyla tadımlık kahveler veriyor ve gayet başarılılar. 

Karaköy'e yolunuz düşerse aklınızda bulunsun. 

Instagram'da coffee sapiens yazarak bulabilirsiniz. 

Adres: Kemankeş Mahallesi, Kılıç Ali Paşa Mescidi Sok. No:10/C Karaköy

Hemen ileride Caffe Nero'nun standı çok güzel düzenlenmişti. Yorgun olmasanız bile kahvenizi rahat bir şekilde içmek için çok uygundu. Ayrıca bir şeyler yazmanız için küçük tahtalar ve tebeşirler vardı. Instagram'da caffeneroturkiye yazarak bulabilirsiniz. 

Caffe Nero sonrası petra roasting company standına uğradım. Stand Yargıcı tarafından tasarlanmış.Chemex ile hazırlanan kahveyi tadarken Petra ekibi ürünler hakkında bilgi verdi. Festivalin en hoş sohbet standı kesinlikle Petra!

Instagram'da petracoffee yazarak bulabilirsiniz.

 

Festivalde yalnızca brew kahveler yok tabi ki çeşitli türk kahveleri de yer alıyor. Ben bir tanesini denedim ve sonra kahveye bir süreliğine ara vererek biraz fotoğraf çekip başka standları gezdim. Kahve festivaline kahve ile ilgili olmayan bir çok marka da gelmişti.

Kurukahveci Mehmet Efendi trenin içerisini nostaljik şekilde dekore etmişti. Tahmin edersiniz ki Türk kahvesi vagonuna ilgi çok fazlaydı. Kahvesini içemedim çünkü evimde Eminönü'nden daha yeni aldığım Kurukahveci Mehmet Efendi kahvesi mevcut. Festivalde daha farklı tatlar denemek istedim.

İlgimi çeken bir başka yer de Caribou Coffee markasının dilek ağacıydı. Dilek ağacı olur da ben yazmaz mıyım? Yazdım astım tabi ki :)

Bir sonraki stand Coffee Topia oldu. Demleme ve espresso bazlı kahveleri alıp  devam ettim. Coffee Topia 3. dalga cafe konseptiyle perakende satışta. Instagram'da COFFEETOPIATR olarak bulabilirsiniz. 

Kahvemi alır almaz, festivalin odak noktalarından biri olan, kahve çekirdekleriyle kaplanmış fazlasıyla sevimli Fiat500 ile fotoğraf çekildim. 

Hiç ara vermeden, Breaking Bad'den ilham alan pek meşhur Walter's Coffee Roastery'e gidip bir latte içtim. Yalnızca kahve satmıyorlar, tshirt, mug, çanta gibi eğlenceli ürünler de mevcut. Ben evimde de içmek için Colombia kahvesini aldım. Moda ve Kadıköy'de şubesi bulunan Walter's New York, Brooklyn'de de bir şube açmak için destek bekliyor. Daha detaylı bilgi edinmek için Instagram'a WALTERSCOFFEE yazarak inceleyebilirsiniz. 

Kahvemi de aldıktan sonra, Babylon sponsorluğunda Uninvited Jazz Band'in  keyifli sahnesinde bir süre takılı kaldım.

En az kahveler kadar haz verdikleri kesin. Sahnenin hemen yanında bulunan Coffee Department standında içimi hafif kahveye içeriçmez bayıldım! Tabi ki kaçırmadan evde içmek için Ethiopia Kochere Natural kahveyi French Press çektirdim ve aldım. Eve geldim ve açmamama rağmen müthiş kahve kokusu hala yayılıyor. 

Instagram'a COFFEEDEPARTMENT yazarak bulabilirsiniz.

O kadar kahve içtikten sonra plus kitchen'a uğrayıp bir şeyler atıştırmaya karar verdim. Hem sağlıklı hem de lezzetli ürünler bulmak beni çok mutlu ediyor. Ayrıca kavanozlu ürünlerini yanınızda götürebiliyorsunuz. Instagram'da pluskitchentr yazarak bulabilirsiniz.

Vagonların içerisine kurulan sergileri geze geze eti karam chill out alanına ulaştım. #karamlakahve etiketi ile Instagram'a festival fotoğrafı koyunca sürpriz hediyelerden birini kazanma şansınız oluyor. Ben de önlük kazandım :) 

En son, girişte bulunan sergi alanını dolaşma fırsatım oldu.

 

Görsel şöleni sona saklamış oldum yani. Kesinlikle yaratıcı olan her şey insana ilham veriyor. İşlerini severek yapan insanlar fark yaratıyor.

Kesinlikle kahveye doyduğum harika  bir pazar aktivitesiydi. Festival hakkında daha fazla detay için Instagram'a ISTANBULCOFFEEFESTIVAL yazarak inceleyebilirsiniz. Festivalden resimler paylaşıp gidiyorum :)

Keyifli pazarlar...

YorumlarYorumlar Bu postun tüm yorumları (0)  
Bu post hakkında henüz yorum yok

Ad Soyad (*)
E-Mail
Başlık (*)
Yorum
700 karakter kaldı  (*)
 

Facebook


Instagram

        Anket
        E-Bülten
    Üye olmak için lütfen bilgilerinizi kaydediniz.

    Adınız Soyadınız
    E-Mail Adresiniz